Rozasea (Gül Hastalığı) Tedavisi

Gül hastalığının tedavisinde bütüncül bir yaklaşım esas alınarak işlem yapılmaktadır. Rozasea (gül hastalığı) tedavisi doktor tarafından konulan teşhis sonrasında başlamaktadır. Bir deri rahatsızlığı olarak bilinen Rozase, gül yüzü hastalığı şeklinde de bilinmektedir. Hastalığın tedavi yöntemleri aşağıdaki şekilde uygulanmaktadır:

  • Rozasea hastalığı tedavisinde ilk olarak derideki demodeks parazitlerin varlığı saptanmaktadır. Gül hastalığının yanında başka herhangi bir deri rahatsızlığının olup olmadığı incelenmektedir. Hasta, gül hastalığını tetikleyici tüm faktörlerden uzak tutulmaktadır.
  • Gül hastalığının kronik bir rahatsızlık olmasının sonucu kızarıklık ve sivilcelerin çıkması ya da belirtisiz dönemler şeklinde seyretmesi sık gözlemlenir. Bu rahatsızlıkların tedavisinde öncelikli olan amaç, hastalığın alevlenme dönemlerini yatıştırmaktır.
  • Tedavi sırasında hem medikal yaklaşımlardan hem de lazer tedavilerinden destek alınmaktadır. Hastalığa eşlik edecek her türlü organın sağlık durumları sorgulanmaktadır. Psikolojik şikayetleri olan hastaların bu yüklerini azaltmasını ve stresi hayatlarından uzaklaştırması istenmektedir.
  • Gül rahatsızlığı daha sonra kendini tekrarlayabilen bir durumdur. Bu nedenle hastaların eğitimi büyük önem taşımaktadır. Hastalık boyunca bazı dönemlerde alevlenmeler olabilmektedir. Hastanın bir zaman sonra eski sağlığına tam olarak döneceğini bilmesi, sürecin atlatılması açısından ö

Rozasea (Gül Hastalığı) Tanımı Nedir?

Rozasea (gül hastalığı) genel olarak yüz bölgesinde oluşan kızarıklık ve kırmızı sivilcelere sebep olan bir rahatsızlıktır. İlk dönemlerinde yüz bölgesinde görülen bu rahatsızlık zaman gözüde etkileyebilmektedir. Bu hastalık özellikle açık tene sahip bireylerde görülmektedir. Hastalığın görülme oranı kadınlarda daha fazladır. Genel olarak orta ve ileri yaş insanları etkileyen bu rahatsızlık, yüzde kılcal damarları daha belirgin hale getirmektedir. Bu rahatsızlığın özellikle yüz ve çevresinde oluşması insanların psikolojisini olumsuz şekilde etkilemektedir. Genetik, güneşin zararlı etkileri, aşırı soğuk havalar, yüksek stres ve hava kirliliği gibi faktörler hastalığın görülme sıklığı üzerinde etkilidir.

Bahar aylarının gelmesi ile daha sık ortaya çıkan bu rahatsızlığa mide şikayetleride eşlik edebilmektedir.

Rozasea (Gül Hastalığı) Nasıl Ortaya Çıkmaktadır?

Rozasea (gül hastalığı) oluşumu için gerekli faktörler henüz net olarak bilinmemektedir. Ancak hastalığı tetikleyecek bazı durumların olduğu düşünülmektedir.

  • UV ışınları,
  • Aşırı sıcak havanın etkisi,
  • İnsanların düzensiz olarak yaptıkları diyet ve düzensiz şekilde içtikleri alkol,
  • Enfeksiyon belirtileri,
  • Midedeki Helicobakter pylori bakterisinden kaynaklı sorunlar,
  • Duyguların ve durumların değişikliği,
  • Bazı gıdalar

Rozasea (Gül Hastalığı) Klinik Tipleri Hangileridir?

Rozasea (gül hastalığı) tipleri değiştikçe derinin görünümü de değişmektedir. Rozasea (gül hastalığı) tedavisi sırasında kullanılan klinik tiplerinden en önemlisi eritemotelenjektazik tiptir. Bu tip kızarıklık ve belirgin kılcal damarlanmalarla seyreder.  Diğer tip, papülopüstüler rozasedir. Bu tipin en belirgin özelliği sivilcelerin görülmesidir. Kızarık damarlar bu tipte de kendini yoğun olarak göstermektedir. Fimatöz tip diğer tiplerden çok daha nadir görülmektedir. En fazla erkeklerde görülen tip, burunda yağ dokunun artışı ile birlikte ortaya çıkmaktadır. Nadiren alında da görülebilmektedir. Oftalmik tip genel olarak göz çevresini etkilemektedir. Göz kapaklarında iltihap ve kaşınmalar bu tip ile oluşmaktadır. Granulomatöz tip kızarık zemindeki sert kabarıklık olarak seyretmektedir. Kesin tanıda biyopsi gerekmektedir.

Rozasea (Gül Hastalığı) Nasıl Anlaşılır?

Rozasea (gül hastalığı) belirtileri maddeler halinde özetlenmiştir:

  • Deride yanmanın ya da acının hissedilmesi,
  • Kuru bir cildin varlığı,
  • Sivilceye benzer yapıların oluşması,
  • Cilt renginin değişmesi,
  • Kan damarlarının daha belirgin bir forma bürünmesi,
  • Derinin kalınlaşması,
  • Yüzün şişmesi

Yukardaki belirtilerden birine ya da birkaçına sahip iseniz merkezimize gelerek tedavi gerçekleştirebilirsiniz.

Rozasea (Gül Hastalığı) Nasıl Teşhis Edilmektedir?

Rozase (gül hastalığı) teşhisi için yapılacak özel bir test bulunmamaktadır. Merkezimizde yapılacak muayene sonrasında hastalığa dair lezyonlar incelenmekte ve sonrasında tanı konulabilmektedir. Gül hastalığı ile benzer belirtilere sahip birkaç hastalık bulunmaktadır. Bu hastalıklar: sivilce, egzama, lupus ve sedef hastalığıdır. Gül hastalığını bu hastalıklardan ayırt etmek için yukarda yer alan belirtiler yeterli gelmemektedir. Bu nedenle bazı kan tetkikleri gerekli görülmektedir.

Rozasea (Gül Hastalığı) Tedavisinde Uygulanan Yöntemler Nelerdir?

Rozasea (gül hastalığı) tedavi yöntemleri topikal ve sistemik olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu iki tedavinin de ayrıntıları aşağıda yer almaktadır:

  • Topikal tedavide önemli olan cilt lezyonlarıdır. Tedavi yaklaşımı ciltte beliren yapılara göre yapılmaktadır. İnsan vücudunda eritem var ise medikal tedavide yer alan seçenekler oldukça sınırlı tutulmaktadır. Eritem olan insanlara en çok kremler ö Ayrıca mezobotoks ve lazer gibi yöntemler işe yaramaktadır.
  • Deride yer alan papül ya da püstüller için azelaik asit, metranidazol, tetrasiklin, sodyum sulfasetamid gibi kremlerden yararlanılmaktadır. Ayrıca insanlara oral yoldan almaları için metranidazol, doksisiklin gibi antibiyotik bileşenler önerilir.
  • A vitamini hastalığın atlatılmasında yardımcıdır. Vitamin özellikle izotretinoin tedavisi için etkilidir. A vitamini, yağ hücrelerinin çoğalmasını önleyen yapısı ile burun büyümesini durdurmaktadır. Tüm bunlara ek olarak papül oluşumu için iltihapların giderilmesinde de A vitamininden yararlanılmaktadır.
  • Demodeks parazitleride hastalığa neden olabilen ajanlardır. Bu nedenle çay ağacı yağı gibi ürünler hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır.
  • İvermektin, günümüzde en sık yararlanılan gül hastalığı tedavi yö Bu madde gerek inflamasyon baskılaması gerekse de antiparazit etkisi sayesinde oldukça etkilidir. Maddenin gül hastalığı üzerindeki etkisi hastalık boyunca kullanımı üzerinde geçerlidir. Ürün kullanılmayı bırakıldığı tarihten 4 ay sonra gül hastalığı belirtileri tekrarlayabilmektedir. Tedavi başında yanma ve kuruluk var olur iken tedavi sonrasında bu durum azalabilmektedir. Ayrıca nemlendiriciler sayesinde kuruluk ve tahriş hissi en aza indirilebilmektedir.
  • Çay ağacı yağı, son zamanlarda farklı rahatsızlıklar üzerinde sık kullanılan bir malzemedir. Bu yağın sulu formu ile hazırlanan bazı losyonlar ve kremler demodeks akarlar üzerinde etkilidir. Bu nedenle gül hastalığı tedavisinde çay ağacı yağının önemi fazladır. Bu yağın şampuan formları da mevcut olup kirpik dip temizliğinde etkilidir.